Bisikletin kökenleri, 19. yüzyılın başlarına kadar uzanmaktadır. İlk tasarımlar, pedallar veya direksiyon sistemi olmadan, ayaklarla yerden itilerek hareket ettirilen tahta araçlardı. Bu ilk araçlara genellikle "koşu makinesi" veya "draisienne" deniliyordu.
1860'larda, pedalların ön tekerleğe takıldığı "velocipede" veya "bone shaker" adı verilen bisikletler ortaya çıktı. Bu bisikletler, metal çerçeveleri ve katı lastikleri nedeniyle sürüş konforu açısından pek başarılı değillerdi.
1870'lerde "high-wheeler" veya "penny-farthing" olarak bilinen, çok büyük bir ön tekerleği olan bisikletler popüler hale geldi. Bu tasarım, daha hızlı sürüş imkanı sunuyordu ancak denge ve güvenlik açısından riskliydi.
Modern bisikletin temelleri, 1880'lerde John Kemp Starley tarafından geliştirilen "Rover" modeli ile atıldı. Bu bisiklette, zincir tahrik sistemi ve eşit büyüklükte tekerlekler kullanılıyordu.
Pneumatik (havalı) lastiklerin icadı ve geliştirilmesi, bisiklet sürüş konforunu önemli ölçüde artırdı ve bisikletin popülaritesini artırdı. 20. yüzyılda, vites sistemleri, frenler ve daha hafif malzemelerin kullanımıyla bisikletler daha da geliştirildi.
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page